uzun, kirli ellerim,
uzun uzadıya düşündüklerim
şiir diye yazdığım bir bahçede
dört yılımın babası hasta,
siz durun, ben ankara'ya doğruyum.
başka bir gitmişsin çoktana bir mısra koparıyorum.
aynı çiçeklerden kaç kompozisyon kokluyorsun.
ne zaman seni bir saksıya gömecek olsam yeniden yeşeriyorsun.
kanatları meyve veren kuşlara selam.
siz hele durun, ben ankara'ya doğruyum.
çok geçmeden ne idüğü belirsiz bir şekle giriyorum,
hangi dallara konuyorsun, kanatların ne yöne uçuyor,
dünya bir kutu, benim gözüm fersiz,
karanlıkları bağlayan kadınlar,
ilki yok sonu başta, hepsi aynı yerde yan yana,
kayboldum, artık ihmal edilebilirim,
siz durun durun, ben ankara'ya doğruyum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder